Genel Kültürden önce, Kültür kelimesinin kendisinden başlayarak konuya giriş yapmak daha yerinde olacaktır. Kültür, bir topluluğu daha geniş düşünürsek toplumu diğer toplumlardan ayıran özellik, nesilden Nesil’e yazılı, sözlü veya görsel olarak aktarıla aktarılan bugüne kadar gelmiş toplumun kendine has maddi ve manevi değerlerinin bütünü olarak tanımlayabiliriz.
Zihinleri biraz daha konuya hazırlamak adına kapsamı biraz daha daraltarak genelden özele doğru şahıslara bakan yönüne inersek şöyle diyebiliriz: Kişinin her şeyden önce belli bir kimlik ve aidiyet kazanmasında etkili olan unsurların bütünüdür. Herkesin bir anne babadan dünyaya geldiğini, belli bir çevrede yetişip, belli bir toplum içerisinde şekillendiğini düşünün. Bu kazanımların hayatımızda ne denli büyük bir anlam kazandığı ortaya çıkmaktadır.
TDK’a göre “Bireyin kazandığı bilgi” olarak da tanımlanmaktadır.
Buradan genel kültüre geçecek olursak öncelikle kendi toplumuzdan başlayarak diğer toplumları da kapsayan geniş bir bilgi topluluğundan bahsetmek gerekir. Bu bilgi yığının içine tarihi olayların yanı sıra güncel olaylar da girmekte ve çok ciddi bir birikim haline gelmektedir. Ben buna kültür birikmesi de denilebilir. Teknolojiyle başlayan Globalleşme süreciyle birlikte gelişen ulaşım ve iletişim ağı sayesinde burada özellikle internet faktörü ön plana çıkmaktadır. Tek tıkla dünyanın her yerinden haberdar olan bizler için yaşadığımız gezegenin küçük bir köy haline gelmesi genel kültüre olan ihtiyacımızı arttırarak bir zorunluluk haline getirmiştir.
Genel Kültür ’ün Temelinde Dinamizm Yatar
Bu başlık neyi vurgulamaktadır diye düşünecek olursak ortaya şu çıkmaktadır: Her geçen gün hatta saniye artarak çığ gibi büyüyen bir bilgi yığını olarak karşımıza çıkan bu kavram diğer kavramlara kıyasla en dinamik olanıdır. Hareket ve canlılığını hala daha koruyan ve gelecekte de korumaya devam edeceğinden hiç şüphe yoktur. Bu evrensel boyutta karşımıza çıkan gerçeğin bir de şahsi olarak yansımaları vardır. Burada kastettiğim, insanların hafızalarında meydana gelen birikmedir. Bu dinamizm aynı zamanda kişilerin hafızalarında da küçüklüğünden istemsiz olarak anlaşılmaktadır. Daha sonra kişinin ilgi ve uzmanlık alanlarına göre istemli ve sistemli hale gelerek her geçen gün kendini yenilemektedir.
Kökleri En Derindedir
Kavramlar arasında en köklü olanıdır. Durmaksızın bir hareket halinde olan bu kavram insanlığın ilk çağlarından hatta insanlık tarihinden öncesine Büyük Patlama ile başlamış ve şu ana dek gelmiştir. Hiç şüphe yok ki dünya var oldukça ve içinde düşünen varlıklar olarak bizler hayatta kaldıkça birikerek devam edecektir. Bu da demek oluyor ki kıyamete kadar devam edecek bir süreç halinde sürüp gidecektir. Bu tıpkı köklerini yerkürenin merkezine kadar salmış, dallarıyla bütün yeryüzünü kaplayan ve hala daha büyümeye devam eden devasa bir ağaca benzemektedir.
Bilim ve Teknoloji haberleri okumak için tıklayınız